Dede Korkut’tan Bir Savaş Sahnesi ve Türklerin Savaş Sanatı Kitap İncelemesi sizlerle…
Dede Korkut tarihimizin öne çıkan eserlerinden biridir. Çok yönden ele alınabilecek bu eser, savaşlar hakkında da bizlere bilgiler sunmaktadır. Bu yazımızda da değineceğimiz üzere bir savaş sahnesini Dede Korkut’tan okuyacağız. Buna vesile olan eser ise Ahmet N. Özdal tarafından kaleme alınan Türklerin Savaş Sanatı isimli kitaptır.
Türklerin Savaş Sanatı ana başlığı altında Aldatıcı taktikler ve Farklılaşan Stratejiler’in ele alındığı kitap, Timaş Yayınları aracılığı ile okurlarla buluşmuştur. Kitap,
- Ordular ve Savaşçılar
- Silahlar
- Stratejiler
olmak üzere üç bölümde ele alınmıştır. 3 yıllık bir çalışmanın ürünü olan Türklerin Savaş Sanatı, önemli ana kaynakların ışığında meydana getirilmiştir. Selçuklulardan Haçlılara, Memlüklerden Bizans’a ve hatta Haçlılara kadar geniş alanda merak ettiğiniz savaş taktikleri ve stratejileri öğrenme imkanına sahipsiniz. Açıklayıcı dipnotlar ile okuyucuya sunulan bilgiler, özellikle son bölümde yer alan ekler ve görsel materyallerle de desteklenmiştir. Özellikle belirtmem gereken ise görsel materyallerin son zamanlarda hiç rastlamadığımız şekilde çok oluşudur. Oklar, yaylar, gemi çizimleri, kale kuşatma, savaş pozisyonları ve diğer savaş aletlerine dair görseller kitapta yer almaktadır. Yazımıza konu olan Dede Korkut’ta yer alan savaş sahnesi de Türklerin Savaş Sanatı isimli kitabın ekler bölümünde yer almaktadır. İşte Dede Korkut’tan bir savaş sahnesi örneği…
“Kâfire at saldılar, kılıç çaldılar
Burması altun tuç borular çalındı
Gümbür gümbür nakkâreler dögüldü
Ol gün cigerinde olan er yigitler belürdü
Ol gün muhannesler sapa yer gözerdi
Ol gün bir kıyamet savaş oldu
Meydan dolu baş oldu
Başlar kesildi, top gibi
Şahbaz şahbaz atlar yügürdü, nalı düşdü
Ala ala gönderler süsüldü
Kara polat öz kılıçlar çalındı, yalmanı düşdü
Üç yeleklü kayın oklar atıldı, temreni düşdü
Sancaklar götürüldü
Çarhancılar savaşdı
Kıyametün bir günü ol gün oldu
Bey nökerden, nöker beginden ayrıldı.”