Astronomi, matematik, fizik, tıp, coğrafya, tarih ve dinler tarihi başta olmak üzere çeşitli alanlarda önemli eserler veren, Türk – İslâm ve dünya tarihinin en tanınmış ilim adamlarından biri olarak bilinen Bîrûnî kimdir?

Batı’da Alberuni veya Aliboron olarak bilinen el-Bîrûnî’nin tam adı Ebu Reyhan Muhammed bin. Ahmed el-Bîrûnî’dir. Klasik dönem bilim adamlarından olan el-Bîrûnî 973 yılında Batı Harezm olarak bilinen bölgenin Kâs şehrinde doğmuştur. Genç yaşta parlak zekâsıyla öne çıkan el-Bîrûnî, 6-7 yaşlarından itibaren sarayda eğitim görmeye başladığını kaynaklardan biliyoruz. Onun erken yaşta başlayan saray macerası ileri yaşlarında da önüne güzel fırsatlar çıkarmıştı. Bîrûnî, ilk eğitimini meşhur matematikçi Emir Ebû Nasr Mansûr b. Ali b. Irak’ın (960-1035) himayesinde aldığı bilinir. İbn Sina’nın genç bir çağdaşı olan Bîrûnî, İbn Sina gibi bir büyük filozofun öğrencisi olması ise onun devrinin en önemli âlimlerinin yanında yetiştiğinin ve dönemin bilginleri ile görüştüğünün güzel bir örneği olarak düşünülebilir.

Bîrûnî erken yaşta hocalarını zorlayan soruları soran parlak bir öğrenci olduğu da yine kaynaklardan bildiğimiz bir bilgidir. Bunu en güzel örneği ise İbn Sina’ya yönelttiği sorular ve karşılıklı tartışmalarını içeren mektuplarıdır. Bu mektuplar genel olarak klasik dönem evren tasavvurun en önemli unsuru olan felekler ve Aristo düşüncesinde araz-cevher gibi konuları içermekte.

Gazneli Mahmud (998-1030) himayesinde çalışmalarını yürüten Bîrûnî ondan sonrada oğlu Mes’ûd (1030-1041) döneminde ve torunu Mevdûd’dan (1041-1049) büyük destekler görmüştü. Onun çalışmalarına en rahat imkân bulduğu dönemler diyebileceğimiz bu dönemde Hindistan’a gitmiş ve Sanskritçe öğrenmiş, geleneksel Hint bilimlerini, örf ve adetlerini de inceleme imkânı bulmuştu.

Günümüze ulaşan eserlerinde matematik, astronomi gibi pozitif bilimler yanında felsefi düşünceler ve tarih araştırmaları öne çıkmaktadır. Özellikle Hindistan üzerine yazdığı Tahkîku mâ li-l Hind eserinde Hint düşüncesinden astronomisine kadar birçok bilgi öne çıkmaktaydı. Hint felsefesi ve Yunan felsefesini de karşılaştıran Bîrûnî felsefenin ortak ilkelerinin iki medeniyette de olduğunu düşünmektedir. Bunun yanında Gazneli Mahmud, Sebuk Tekin ve Harezm’in tarihini yazmıştır. Onun için önemli kaynakları elinde bulunduran, öncekilerden farklı yöntemler kullanarak farklı bir tarihçi zihne sahip olduğu da yine hakkında yapılan yorumlar arasındadır.

Bunların ötesinde Bîrûnî bir bilim adamıydı. Özellikle astronomi, astroloji, jeodezi, tıp ve farmakoloji alanında birçok çalışması bulunur. Bîrûnî’nin çalışmalarını yaptığı Gazneli sarayında bulunduğu süre boyunca saray astroloğu olduğu iddia edilmektedir. O, burada kendi bulduğu formüllerle ve yaptığı icatlar ile birçok bilimsel keşif yapmıştır. Bunlara örnek olarak kıblenin yönünün tayini, dünyanın çevresini hesaplanması verilebilir.


Kaynak

• Ebu Reyhan El- Biruni, Tahkiku ma li’l-Hind Biruni’nin Gözüyle Hindistan, TTK Yayınları.

• Günay Tümer, “Biruni”, DİA, c.6, 1992, s.206-215.

Kategori:

Henüz yorum yok

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.